UYUKLAYAN İDARECİ UYARICI İSTEMİYOR..
Terör ve vekalet savaşları artık pivot ülke olmaktan çıkarılıp hedef ülke haline getirilen ülkemizin içinde ve ilişiğinde cereyan ediyor ancak uyuyanlar uyarıcı istemiyor..
millivicdan.org - Almanlar, Alman Lisesi ve Almanya elçiliklerini güvenlik gerekçesiyle bombanın atıldığı gün tatil etmişti.
Bomba atılacak bugün bir yerde, o yüzden evden çıkmayın demişti.
İstanbul Valiliği, Alman Lisesi ve elçiliklerinin tatil edilmesi üzerine bir açıklama yayınladı. Güvenlik birimleriyle irtibata geçilmeden yapılan açıklamalar sert ifadelerle eleştirildi.
Ne yani biz başçavuşun kör uşağı mıyız?
Gazeteler “VALİLİKTEN ÇOK SERT AÇIKLAMA” başlığı ile verdi bu haberi. Televizyonlarda ve gazetelerde Almanların aleyhine kampanya sürdürülecekti ki, bomba patladı.
Almanya haklı çıktı.
Alman elçilikleri boşuna kapatılmamıştı.
Aldıkları istihbarat doğruydu.
Bizim istihbarat ile en büyük mülki amir boşa çıkmıştı.
Muhtemelen tatil diye pikniğe çıkmışlardı.
İstanbul'un en büyük mülki amiri Alman istihbaratının doğru olup olmadığını araştırmadan, Alman elçisine “bu bilgiyi nereden aldın?” diye sormadan yahut kendi istihbaratına güvenip “hele bir bakın bakalım bu söylenti nedir” diye ilgili yardımcılarına talimat vermeden açıklama yaptı. Yazılı hem de”¦
Yazılı açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Bazı basın yayın organları ile internet sitelerinde ve özellikle sosyal medyada, ülkemizde son zamanlarda maruz kalınan terör olayları sebebiyle kamuoyumuzda oluşan hassasiyeti kullanarak halkımızı tedirginlik ve endişeye sevk edebilecek şekilde haber veya mesajların yayılmaya çalışıldığı görülmektedir. Bu tür haber veya mesajların, terör örgütlerine müzahir kişilerce ülkemizin huzur ve güvenliğini bozmak amacıyla ve kasıtlı olarak yayılmaya çalışıldığı kamuoyumuzun malumudur. Ayrıca sosyal medyada iyi niyetli vatandaşlarımızın farkında olmadan bu tür art niyetli haberlerin yaygınlaşmasına alet oldukları anlaşılmaktadır. Bu çerçevede ülkemizde bulunan bazı yabancı ülke temsilciliklerinin de ”˜teyide muhtaç duyumlarına' dayalı olarak ve yetkili kurumlarla irtibata geçmeden tedbirler geliştirmeye çalıştığı ve kamuoyumuzu olumsuz etkileyebilecek tasarruflarda bulunduğu görülmektedir. Devletimiz, binlerce yıllık devlet tecrübesine dayalı olarak bütün kurumlarıyla her türlü olumsuzluğun üstesinden gelecek güç ve kararlılığa sahiptir. Halkımızın sadece yetkili mercilerin yapacağı resmi açıklamalara itibar etmesini, kaynağı ve amacı kuşkulu sansasyonel ve gayri ciddi haber ve söylentileri dikkate almamalarını kamuoyuna saygı ile duyururuz.”
”˜Sansasyonel' kelimesi cuk diye oturmuştu.
”˜Sansasyonel' haberler klasik vali laflarıydı.
Kayseri valisi de öyle mi demişti Muhsin Yazıcıoğlu'nun helikopteri Kanlı Çukur'a çakıldığında”¦
Cumartesi sabah saatlerinde Alman Lisesi ve Almanya elçilikleri güvenlik gerekçesiyle tatil edilmişti. Almanya Dışişleri Bakanı Steinmeier de, Türkiye'deki temsilciliklerin kapatılmasıyla ilgili acil basın toplantısı düzenleyerek “Çok ciddi saldırı ihbarları alıyoruz.” demişti.
Sadece elçi değil ta Almanya'dan dışişleri bakanı meselenin ciddi olduğunu savunmuştu.
Bizimkiler ise sansasyonel bir kelimenin arkasına saklanmışlardı:
Sansasyonel açıklamalar”¦
Almanlar haklı çıktı.
Bizi bizden daha çok düşünmüşlerdi.
Türkiye örtülü örtüsüz bir savaşın içinde”¦
Terör ve vekalet savaşları artık pivot ülke olmaktan çıkarılıp hedef ülke haline getirilen ülkemizin içinde ve ilişiğinde cereyan ediyor.
Bir cihan savaşı arefesinde gibiyiz.
Almanya ile ittifak mı yapsak acaba?
Hani geçen asırda Almanya ile bir ittifak yapmıştık.
Birinci Dünya Savaşı'nda”¦
Önce İngilizler oyuna getirdi bizi”¦
Abdülhamit'in ilk padişahlık ve halifelik yıllarıydı.
Ne güzel Kanun-i Esasimiz de vardı artık.
Demokrasiye geçecektik bir nebze”¦
Sadrazam Talat Paşa İngilizlere çak pek çok güveniyordu.
Sonunda 93 Harbi patladı.
Plevne'de Gazi Osman Paşa şanla direndi.
Gazi Ahmet Muhtar Paşa da Kafkas cephesinde peş peşe ne zaferler kazandı”¦
Ama sonunda Ruslar İstanbul'a dayandılar.
Kars gitti.
Çarın kardeşi ukala general haşmetle girdi İstanbul'a”¦
Roma imparatoru gibi”¦
Sarayda ağırlandı.
Abdülhamit ile o Rus generalin resmi var.
Generalin iki dizi arasında kılıcı”¦
Pek hazin bir tablo bu”¦
Bu arada İngilizler ne yaptı?
Ne yapacaklar?..
Kıbrıs'ı sessiz sedasız aldılar.
Öteden beri Mısır'ın buğdayını zaten götürüyorlardı. İstanbul'un fiskalist ekonomisine rağmen”¦
Sonunda Mısır'ı da aldılar.
Bize ne kaldı?
Hüzün”¦
Ve intikam ruhu”¦
Hesap gününü bekleme”¦
Daha büyük ülkülere kapı aralama”¦
Yahut zilletle kendi kabuğuna çekilme”¦
1878'den sonra 1911 Balkan bozgunu başladı”¦
Ve 1914'te Dünya Savaşı'na girdik”¦
Bu sefer Almanlarla aynı kaderi paylaşmak üzere and içtik. Ordumuzun komutanları Alman paşalardı. İsimlerini bile Türkçeleştirdik. Arkadaş olduk, yoldaş olduk. Blonzet Paşa, ah Bolenzet Paşa; asıl ismini hala telaffuz edemiyorum.
İngiliz ”“ Yahudi aklı yanıbaşımızda ve akabinde belki içimizde bir İkinci İsrail kurma peşinde”¦
Kürtçü bölücülük buna pek teşne olmuş vaziyette.
Aşkın bir heyecana garkolup Kürdistan hayaliyle yanıp tutuşanların İslamcısı bile pek ama pek çok”¦
IŞİD'çi çıktı bombacı”¦
Derin ittifakın robotları da pek ama pek çok”¦
Almanlar ile ittifak mı yapsak?
Mülki amirlerimizin bir kısmını Almanlardan mı seçsek yoksa?
Yeni bir Kanun-i Esasi mi yazsak?
Yeni bir Meclis ya da”¦
Belki Başkan ve Encümenini değiştirmek bizi kurtarır ne dersiniz?
Yahut da hiç evden dışarı çıkmasak mı?
Başkenti taşısak mı?
Devletin adını mı değiştirsek?
Anayasa yapıyoruz ayağını kimse yutmadı”¦
Çözüm sürecini de”¦
En iyisi Enver Paşa gibi kılıçlarımızı alıp Türkistan'a dalmak”¦
Duydum ki Vali hala yerinde oturuyormuş”¦
Otursun..
Herkes yerinde otursun”¦
Devlet yerinden kalkmasın”¦
Devlet'ler yerinden kalkar mı hiç?