millivicdan.org - İsveç Kraliyet Bilim Akademisi tarafından Nobel Kimya Ödülü'ne layık görülen Prof. Dr. Aziz Sancar, BBC'nin "Siz Arap mısınız?" sorusuna, "BEN TÜRKÜM, O KADAR. Mardin'de doğmuşsam. Cizre'de doğmuşsam, Kars'ta da doğmuşsam ben Türküm" cevabı aslında benim 2007-2012-2013 yılında faklı gazetelerde yazdığım ve yetmedi O günün Cumhurbaşkanı ve Başbakanına ayrı ayrı taahhütlü mektupla gönderdiği yazımın Türklüğün Çokluk İçinde birliğin adını adeta tescil edercesine global bir PATENTİ oldu ki yazı şöyleydi ;

TÜRKLÜĞÜN KADERSİZLİĞİ ve ULUSALCILIK ( 06 Şubat 2013)

Aslında CHP'li Prf.Dr.Birgül Ayman GÜLER Hanımın ulusalcı ruhsuzluk söyleminde olmanın şansızlığı ile söylemiş olduğu aslında ilmi-tarihi haklı olacağı bir konuda kendisi hedef haline gelmiştir.

Birgül Ayman GÜLER Hocanın akademik araştırma ve söylemi aslında en azından İbrahim yakan ateşi gagasında bir damla su ile yürüyen karınca misali de olsa bu meselemiz tartışma konusu olmasına sebep olmuştur diye düşünüyorum..

Yine “TÜRKLÜK SORUNU” isimli bir kitapta Viyana Üniversitesinde Kürt asıllı bir Profesörün Türklük Nededir sorusuna “Türklük Doğu Türkistan'dan Balkanlara hatta Viyana'ya kadar yürüyen bir gönül otobüsüdür.” Yine bütün aşağıda yazılmışların tescili gibidir.

Ben geçmiş 20 yıllık BBP merkezli siyaset ve gençliğini ülkü ocak kültürün de geçirmiş demokrasinin güçlenmesi adına AK.Partiden aday adayı olmuş ve iyi kötü yazar çizer olarak bugünkü fikri fukaralık ortamından hicap ediyorum. BBP'nin kurulduğu 1993 yılından beri bahtsız siyasetçimiz hem kendisi de Türkmen olan Muhsin başkanımız hep Türkmen-Kürt kardeştir derdi..! Acaba niye..? Aslında bir Türkmen' inin Türklüğe bakışı ile kendisi Boşnak olan Birgül Ayman GÜLER Hanım Türklüğe bakışının sadece ideolojik farklarından başka bir şey değildir. Birisi Türklüğün ulusalcı bir üst kimlik diğer birisi ise mukaddesatçı bir üst kimlik olarak görmekteler. Her ikisi de Türklüğün bir üst kimlik ve birleştirici bir çatı olduğu konusunda asgari müşterekler..

Mekânı cennet olsun 2004 yılında Muhsin BAŞKANLA Türk Cumhuriyetleri gezinde son durak Hoca Ahmet YESEVİ'NİN ikametgâhı olan TÜRKİSTAN'a varmıştık. Yesevi Üniversitesinde Uygur'u, Tatar'ı, Kazak'ı, Kırgız'ı vs bir arada görünce Yesevi türbesinde hafızamın kaynağına bağlandığını hissetmiş ve şu cümleleri yazmıştım; Türklüğün hayat damarları; Anadolu'dan Kafkasya'ya, Kafkasya'dan Doğu Türkistan'a, Anadolu'dan Kerkük'e Kerkük'ten Medine'ye, Anadolu'dan Hazar'a(Elegeşe) Hazar'dan Buhara'ya Anadolu'dan Makedonya'ya Mekadonya'dan Viyana'ya kadar uzanır.

Türk, Orhun Abidelerinde Törük,-Türük diye geçer kelime anlamı itibarıyla çeşitli manaları vardır. Bazı bilim adamlarınca bu kelimeye güçlü kuvvetli anlamı yüklenmiştir. Bazıları ise töreyen türüyen anlamını yüklemiştir. Ziya Gökalp ise Türk kelimesini Töreli- devletli anlamında kullanmıştır.

Peki böylesine geniş ve kültürel medeniyetlerin başkenti olmuş coğrafyada herhangi bir ırkı yada kavmin tek başına etkin ve kalıcı olması mümkün mü .?..Bir Boşnak hatta bir Arnavut dahi TÜRKÜM diyebiliyor ise ve TÜRKLÜK İslam öncesi dahi ÇİN zulmüne karşı bir birliktelikten doğup bir çokluk içerisinde birliğini, inanç kültür ve hatta dil ekseninde tesis etmiş ise bu adı konulmamış bir medeniyet demokrasisinden başka bir şey değildir. Bu nedenle Türklük, içinde yüzlerce boyu ve kavmi barındıran, binlerce yıldır tarihin karmaşasından çıkıp gelen engin bir hoşgörüye, asalete ve çok zengin bir kültüre dayanır. Böyle olmasaydı, birçok kavmin yerle bir olduğu Anadolu'da bugüne kadar var olabiliri miydi..?

Şimdi;Doğu Türkistan'dan başlayıp ; Uygur'u,Kazak'ı,Kırgız'ı,Özbek'i,Tacik'i,Moğol'u, Azeri,Tatar'ı,Çerkez'i,Kürt'ü,Türkmen'i,Boşnak'ı vs.vs binlerce yıllık GÖNÜLLÜLÜK esasında bağrına kata kata gelen çokluk içerisinde birliğin adı olmuş TÜRKLÜĞÜ ister ulusalcılığın ruhsuzluğun da ister İster az akıllı çok vatan severlerin marjinalliğinden, ister Kuran Müslümanlığının zorluğundan kıvırıp Ortadoğululaşmayı Müslümanlık zannetmenin gafletine düşenlerin göstermelik kavgasının kurbanı olacağını kimse sanmasın..


Milliyetçiliğin sözlükteki anlamı, Milleti seven, vatan-milletperver demektir.
Milletleri, millet olarak Yaratan ise Allah Zülcelâl'dir.
بِسْمِاللَّهِالرَّحْمَنِالرَّحِيمِ
يَاأَيُّهَاالنَّاسُإِنَّاخَلَقْنَاكُممِّنذَكَرٍوَأُنثَىوَجَعَلْنَاكُمْشُعُوبًاوَقَبَائِلَلِتَعَارَفُواإِنَّأَكْرَمَكُمْعِندَاللَّهِأَتْقَاكُمْإِنَّاللَّهَعَلِيمٌخَبِيرٌ
"Ey insanlar! Gerçekten biz, sizi bir erkekle-bir dişiden Yarattık. Birbirinizle tanışasınız {BİLİŞESİNİZ} diye de sizi MİLLETLERE, BOY ve OYMAKLARA ayırdık. Allah Katında en hayırlınız, takvaca en üstün olanınızdır. Şüphesiz Allah, Bilendir, Haberdar Olandır.” {Hucurat 49/13}

İnsanları, MİLLETLERE, BOY VE OYMAKLARA ayıran Allah Zülcelâl'in bizzat kendi Zat-ı Kibriyasıdır. Allah Azim'üşşan Türk'ü, Türk olarak Yaratmışsa, Türk'ün bu Yaratmada bir dahli, bir suçu mu varmış gibi MHP ye bakar gibi TÜRKLÜĞE bakamazsınız.?
Ulusalcılığın ruhsuzluğuna karşı Türklüğe hakaret bizatihi İslam'ın kendisine ya da demokrasi adına Türklüğe ırkçılık yakıştırması da demokrasinin kendisine hakaretten başka bir şey değildir. Bu fikri fukara takımın tamamının hiç değilse ilk TÜRK isminin kullanıldığı GÖKTÜRK (Göktanrı) İmparatorluğunun kuruluşunu, yıkılışını, Doğu Göktürk İmparatorluğunun yol haritasının İslam'la kesişmesini, Batı Göktürk İmparatorluğunun devamı sayılan Bulgar, Macar hatta Finlilere neden Türk denilmediğinin tarihi sosyolojik sebeplerini araştırmalarını öneriyorum.

Osmanlı ile asırlarca ve hala dünyada Türk=İslam diye algılanır olmuş ise Nizam-ı Alem sevdasıyla İslam'ın Sancağı elbette Türklüğün sırtında ASIRLARCA taşındıysa Türklük Ümmetçiliğin Türkçe söyleminden başka bir şey değildir.. Türklüğün içerisinde bir kavmiyeti hatta bir boyu olan Osmanlıcılığın gölgesinde Türklüğe ırkçılık yakıştırması fikri fukaralık değil ise; Ulusalcılık-Türkçülük ya da devletçilik adına İslam düşmanlığı yapanların TÜRK olmadıklarının veya İslamcılık adına Türk ve Devlet düşmanlığı yapanların da Müslüman olamayacağının kanıtından başka bir şey değildir.
Özgürlüklerin ve Zenginlikleriniz medeniyet üretemiyorsa ancak böyle GARABET üretir. Tabiidir Kİ bu medeniyetsiz garabet demokrasisinde böyle güruhların Solculuk, İslamcılık hatta kaypaklık demokratlık (Liberallik) adı altında sahipsiz Türklüğe saldırıp durmaları normal olacaktır.

ANCAK KİMSE UNUTMASIN;
”¢ Medeniyet Demokrasisi bu ülkede ancak Türklüğün çokluk içerisinde birlik anlayışı ile mümkündür,
Ӣ
”¢ Osmanlı ile Anadolulaşmış Nuh'un Gemisinde helak olmaktan kurtarmış olan yine TÜRKLÜKTÜR..!
Ӣ
”¢ Sivaslı Aşık VEYSEL'in sazından, Diyarbakırlı Celal GÜZELSES'in sözlerin den, Neşet ERTAŞ'ın yanık deyişlerinden TÜRKLÜLERİ hissetmiyorsan bu sadece duygularının körelmesinden başka bir şey değildir,
Ӣ
”¢ Mevlana'yı kavrayamıyorsan, Yunus'u anlayamıyorsan, Bektaşi'den Bosna'ya, Süleymaniye'den, Buhara'ya, Yesevi'den Aslan BABA'ya oradan Muhammed'e (Sav) varamıyorsan bu TÜRKLÜĞÜNDEN değil hafıza damarlarının kaynağından kopuk olmasındandır.
Ӣ
”¢ Bosna'da İzzet BEGOVİÇ'TEN, Azerde ELÇİBEY'DEN, Kırgız elinden Cengiz AYTMATOV'DAN, Kazak'tan Olcas SÜLEYMAN'dan, Doğu Türkistan'daki Osman BUTUR'dan, ORHUN'DAN, Kerkük'te Ata Hayrullah, Süleymaniye'de ”¦.. Kırım'daki GASPRALI'DAN, Sıvatopol'da Mehmet amcadan, Batı Trakya'da Sadık AHMET'ten, Türkçe Olimpiyatlarının mimarı çağımızın Yesevisi Korucuk'lu Fetullah GÜLEN'nin gayesinden bihabersen, Viyana'da rahmete kavuşan Esad COŞAN,DAN haberin yoksa ve Çanakkale'de Mustafa KEMAL ile askerlerinin azmini idrak edemiyorsan, bu sadece senin cehaletini besleyen içe dönük kör ideolojik çöplüğünden başka bir şey değildir..
Ӣ
”¢ İslam'ın sancağını yeniden yükselmesi ve dünyada Müslüman'ım diyenlerin başının dik ve onurlu duruşu yine Türklüğün birliğinden geçer,
Ӣ
”¢ Kanlı petrol coğrafyasından Medine'nin km si kısa görünse de Semerkant-Buhara'nın ruhu hala Medine'nin ruhunun nüvesidir.
Ӣ
”¢ İslam Dünyası İman ile İlim, İlim ile ideolojiler arasındaki duvarları yıkıp insanlığa bir medeniyet demokrasisi armağan edecekse bunun yolu yine Türklüğün Birliğinden geçecektir..
Ӣ
”¢ Kimse PKK illetini yüzeysel Türk-Kürt kardeştir söylemiyle çözüleceği zannetme adına daha büyük ve derin yaraların açılmasına zemin hazırlamasın..
Ӣ
”¢ Eğer bir TÜRKMEN çocuğu olan Muhsin YAZICIOĞLU TÜRKÜM diye haykırıyordu ise, Eğer Cumhuriyet dönemin Kürt asıllı Diyarbakırlı Ziya Gökalp'ı büyük Türk mütefekkirleri ise, Eğer ülkenin önemli entelektüel birikimi Arap kökenli Ali BULAÇ ben Arap kökenli bir TÜRKÜM diyebiliyorsa, Eğer bir BOŞNAK çocuğu olan Birgül Aymar GÜLER ulusalcılık adına da olsa TÜRKLÜĞÜ bir üst kimlik olarak görüyor ise, Gürcü olduğu söylenen Ülkemin başbakanı dünyanın her yerinde TÜRKLÜK adına haykırıyor ise, Arnavut olduğu bilinen Kuran Türkçe inse idi ancak O yazabilirdi denilen İstiklal Marşı Şairimiz M.AKİF'İN Türklüğü haykırışı yanında hala Türklüğü yadırgayanları beslendikleri ideolojik çöplüklerden çıkmalarını tavsiye ederim..!..?

İnanıyorum ki TÜRKLÜĞÜN kaderi Siyasetin BAHTSIZI Muhsin BAŞKANIMA benzemeyecek..!..?

Ve diyorum ki ; Endişe etme Türk Milleti, senin bir kolun Orkun'dur, Bir kolun Yenisey, Bir Ayağın Tuna'dır, bir ayağın Fırat'tır, Senin bir gözün Altaylar'dır, Bir gözün Kafkasya, Bir bakışın Roma'dır, bir bakışın Viyana'da, sevgin NİL ile sulanır, gönlün Medine ve yüreğin engin Anadolu'dur. Rahat ol Türk Milleti; Bu kör ideolojik çöplükler bir gün gelir KURUYUVERİR..!..?