FINDIK FIYATLARI VE EKONOMIK GERÇEKLIK”¦
Sert kabuklu kuruyemişlerin (meyveler) insan sağlığındaki önemi anlaşıldıkça üretim ve tüketimleri artmaktadır. Ülkemizde yaygın üretilen sert kabuklu meyveler fındık, fıstık, ceviz, badem ve kestanedir.
millivicdan.org -
Bu ürünlerin 2016 yılı üretimleri (ton olarak) şu şekildedir: Fındık: 650.000; fıstık: 170.000; ceviz: 195.000; badem: 85.000; kestane: 64.750
Bu üretim miktarlarına göre fındık üretimi iç talebin üstündedir. Ceviz, badem ve kestane üretimi ise yeterli değildir. Fıstıkta ise “var ve yok yılına” göre arz-talep dengesi değişmektedir”¦
Sert kabuklu ürün grubu içerisinde kamuoyunda en fazla tartışmalı olanı fındıktır. Fındığın neden bu kadar tartışıldığını anlamak için sert kabuklu ürünlerin yeterlilik derecesine (%) bakmak gerekir. 2015-2016 yılarında Türkiye İstatistik Kurumu ve Bitkisel Üretim Genel Müdürlüğü verilerine göre sert kabuklu meyvelerin yeterlilik durumunu şu şekildedir: Fındık: %587,8; fıstık: %110,9; ceviz: %76,8; badem: %90,5; kestane: %111,9
FINDIK”¦
Geçmiş yıllarda fındık sadece Karadeniz Bölgesi'nde Ordu, Giresun ve Trabzon gibi illerde yamaç arazilerde yaygın yetiştirilmekteydi. Zamanla Batı Karadeniz'e doğru Samsun-Kocaeli arasında kalan illerde ve birazda düz ve sulak yerlerde de fındık yetiştiriciliği yaygınlaştı. Coğrafi yapısı alternatif ürün yetiştiriciliğine izin vermeyen Ordu-Giresun gibi illerde yamaç arazilerde fındık üretimi sürdürülebilseydi bölgenin sosyo-ekonomik durumunun korunmasına katkı sağlayacaktı”¦
Sonuçta bu illerde ve bu iller dışındaki yerlerde fındık üretim alanlarının genişlemesi ile fındık üretimimiz aşırı arttı. İhtiyacımız olanın 5-6 kat fazlası fındık üreten bir ülke durumuna geldik.
2017-2018 sezonu için 600-700 bin ton kabuklu fındık üretileceği tahmin edilmektedir. FAO verilerine göre Türkiye, Dünya fındık üretiminin %60-65'ini üretmektedir. Fındıkta ülke olarak bu üretim kapasitemizi ve potansiyelimizi iç ve dış ticarette değerlendir(eme)me sorunu yaşamaktayız”¦
Karadeniz İhracatçı Birlikleri verilerine göre 2016-2017 fındık sezonunda en az 240-250 bin ton fındık ihraç edilmiş ve fındık ihracatından 2,0 milyar dolar civarında döviz gelir elde edilmiştir. Türkiye'nin fındık ihracatının %40 kadarı Almanya ve İtalya'ya yapılmaktadır. Ayrıca Fransa, Kanada ve Polonya en fazla ihracat yaptığımız ülkeler arasında.
EKONOMİK GERÇEKLİK
Ekonomi ilminde “arz kanunu”, “arz artarsa fiyatlar düşer, arz azalırsa fiyatlar yükselir” şeklindedir. Genelde tarımsal üretimin tamamının piyasaya arz edildiği varsayılır. Üretici kendi tüketimi veya başka nedenlerle ürettiği ürünün tamamını arz etmeyebilir. Bu durumda üreticinin elinde daha fazla ürün bulunması söz konusudur. Sonuçta piyasaya bol miktarda fındık arz edilmesi fındık fiyatlarının düşmesini gerektirir. İlke olarak, fiyatın serbest piyasada oluşması normaldir. Tarım
Bakanlığı'nın açıklaması da bu yöndedir.
Ancak Devlet (Bakanlık-TMO) fındık üreticisinin aşırı bir zarar görmemesi için bir taban fiyat belirlemiştir. Hükümetin taban fiyat uygulaması fındık üreticisini korumaya yönelik bir tedbir olmasına rağmen üreticiler bu fiyatı yeterli görmemektedir. Açıkçası ürününü bu fiyattan bile satamamaktadır. Taban fiyat uygulaması kısa vadede sorunu çözmekle birlikte uzun vadede sorunu üretim alanlarının genişlemesi ile daha da artıracaktır
Son günlerde yaşanan belirlenen fiyattan dahi ürünün (fındık) satıl(a)maması sorunudur. Bu durumda da devlet fındık üreticisinin elindeki tüm ürünü alma yönünde çalışma başlatmıştır”¦
Piyasada fındık fiyatını belirleyecek diğer unsur taleptir. Fındığa olan iç talep mevcut üretimin çok altında olduğundan fındık fiyatlarının düşmesi kaçınılmazdır. Serbest piyasa şartlarında yeterlilik oranı dikkate alındığına fiyatların daha da düşmesi beklenebilir. İç pazarda yaşanan sorun fındık ihracatı ile bir ölçüde aşılabilir.
Ekonominin kendi kuralları içerisinde değerlendirilmelidir. Tarımsal üretim ve tüketimin iyi planlanması gerekmektedir”¦ Uzun yıllardan beri yapılan üretimin yanlış planlanmasıdır”¦ Politikaları (Devleti) eleştirmek yanında üreticilerin, üretimin pazarlama fonksiyonunu dikkate almaması ve spekülatörlerin fırsatçı yaklaşımı da eleştirilmelidir”¦ Üretimi bu kadar fazla olan ürünü artan şekilde üretip sonrasını hiç düşünmeyenlerin hiç suçu yok mudur?
Üretim çok halkalı bir zincirdir: Planlama, işleme, taşıma ve pazarlama bunun halkalarıdır”¦
Son söz: Çuvaldızı başkasına batır ama iğneyi de kendine”¦