ERZURUM KAÇ KEZ İŞGAL EDİLDİ VE SON İŞGAL NE ZAMAN İDİ? NENE HATUN, KARA FATMA VE ALİ RAVİ KİMDİR?
Erzurum, 1828-1829, 1877-1878 ve 1916-1918'de olmak üzere üç defa Rus istilâsına uğramıştır.
millivicdan.org - Erzurum, 1828-1829, 1877-1878 ve 1916-1918'de olmak üzere üç defa Rus istilâsına uğramıştır.
İlk işgal, Rusların milli şairi Puşkin'in “Erzurum Yolculuğu” kitabına da konu olmuştur.
93 Harbi de denen 1877-1878'deki savaşlarda, Gazi Ahmet Muhtar Paşa'nın Rusları doğuda birkaç defa bozguna uğratmasına rağmen, takviye alabilmeleri nedeniyle netice Rusların lehine gelişmiştir.
Aralık 1914-Ocak 1915 Sarıkamış hezimeti, Rusların yolunu açmıştı. 16 Şubat 1916'da başlayan son işgalde, Türk Ordusu 15'inci Kolordu Komutanı Kâzım Karabekir Paşa Erzurum'da Ermeni çeteleri ile girdiği muharebe sonucunda galip geldi ve Erzurum'u işgalden kurtardı (12 Mart 1918). İşte, 12 Mart sadece bir tarih değildir; Erzurum'un ve tabiatıyla Türk'ün tarihidir...
Türk İstiklâl Harbi, Mustafa Kemal, Kazım Karabekir ve Hüseyin Rauf Orbay gibi bazı milli kahramanların gayretiyle 23 Temmuz-07 Ağustos 1919'da Erzurum'da toplanmış ve bu Erzurum Kongresi'nde alınmış kararlar ile fiilen ve hukuken başlatılmıştır.
NENE HATUN (1857-1955): 93 Harbi için Erzurum'da simgeleştirilmiş bir kadın kahramandır. Ömrünün son yıllarını "Üçüncü Ordu'nun annesi" olarak geçirdi. Aziziye Şehitliğine gömülmüştür. Aslında Nene Hatun; Kara Fatmaların, Şerife Bacıların, Topal Gülizarların sembolüdür.
KARA FATMA: 1888'de Erzurum'da doğdu. Subay Dervişlerden Ahmet Bey ile evlendikten sonra Balkan Savaşı'na katıldı, askerlik hayatını eşi ile birlikte paylaştı. İki oğlu ve Eşi savaşlarda şehit olmuştur.
I. Dünya Savaşı'nda Kafkas Cephesi'nde kendi ailesinden dokuz-on kadınla birlikte savaştı. Eşi Binbaşı Ahmet Bey'in Sarıkamış'ta şehit olduğu haberini aldıktan sonra memleketi Erzurum'a döndü.
1919'daki kongre günlerinde, Mustafa Kemal'le bizzat görüşebilmek için Sivas'a gitti. Milis Müfreze Komutanı olarak batı cephesinde görevlendirildi. Aldığı talimatla İstanbul'a geçip silah ve adam kaçırma faaliyetlerinde bulundu. İzmir'in Yunan işgaline uğraması üzerine İzmir'e geçerek kurtuluşu için savaştı.
300 kişiyi aşkın birliği ile I., II. İnönü Muharebesi, Sakarya Meydan Muharebesi ve Dumlupınar Meydan Muharebesinde çarpıştı. Büyük Taarruzun ilk günlerinde esir düşmüşse de kaçarak müfrezesinin başına geçti; ve Bursa'nın Yunan işgalinden kurtuluşunda rol oynadı.
Fatma Seher Hanım, çavuşluk rütbesiyle başladığı askerlikten üsteğmen rütbesi ile emekli oldu. Emekli maaşını Kızılay'a bağışladı. İstanbul'da bir Rus manastırında yaşamakta iken tanınmış gazeteci Mekki Sait Esen kendisini buldu. Röportaj 1933 yılında Yedigün Dergisi'nde yayınlandı. Bu haberin yurtta geniş yankı uyandırması ile zamanın Belediye Başkanı Lütfi Kırdar ona Kasımpaşa'da bir vakıf evi tahsis etti. 1954 yılında TBMM, Kara Fatma için 170 lira aylık tahsis etti. 1955'te Darülaceze'de, 67 yaşında iken vefat etti ve Kasımpaşa'daki Kulaksız mezarlığına defnedildi.
Kara Fatma, Balkan Savaşları ve İstiklal Harbi'nin bütün cephelerinde var olan, hayatı filmlere konu olması gereken askeri bir kadın kahramandır.
ALİ RAVİ: İşgalin ilk günü olan 16 Şubat 1916'da şehre giren ilk Rus askeri birliğine mukavemet gösterdiğinden şehit edilmiştir. Osmanlı ordusunda yedek subaydır. Adına, Erzurum'da benim de okuduğum bir ilk öğretim okulu ve doğduğum evin yanında bulunduğu bir cadde vardır.